Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


 
AnasayfaAnasayfa  PortalPortal  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 ibni teymiye hapishane mektupları

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 43
Kayıt tarihi : 31/03/08

ibni teymiye hapishane mektupları Empty
MesajKonu: ibni teymiye hapishane mektupları   ibni teymiye hapishane mektupları Icon_minitimeSalı Nis. 01, 2008 9:05 pm

Allah bizden bir hadis duyup o hadisi duymayana, ulaştıranın yüzünü Cennet nimetlerinin sevinciyle aydınlatsın. Nice fıkıh taşıyan adam var ki fakih değildir ve nice fıkhı taşıyan onu kendinden daha fakih olana taşır"

"Üç şeyde müminin kalbine hiyanet duygusu sirayet etmez (usanmaz). Allah için amelini halis kılmak, Ulu'l emre nasihatte bulunmak ve müslümanlann cemaatine katılmak. Çünkü onların duaları kendilerini kuşatmıştır."

Yani müslümanın kalbi bu güzel özelliklerden hiç birisine karşı kin ve soğukluk duymaz. Aksine müslümanın kalbi bunu sever ve buna razı olur.

Bu gerçeklerin ilki, -Allah sizden razı olsun- benim hakkımda bildiklerinizdir. Ben hiçbir zaman ve asla müslümanlardan arkadaşlarımız bir yana, hiçbir kimsenin bütün kalbimle ve gerçekten de eziyet görmesini sevmediğim gibi, kalbimde -müslümanlardan- herhangi birisi için de hiçbir kin ve kınama duygusu beslemiyorum.

Aksine, ben müslümanları layık oldukları tüm sevgi, saygı ve takdirde hem de eskisinden olduğundan daha çok seviyorum. Herkesin hesabı kendi haline göredir.

İnsan ya müctehiddir, veya doğru ya da yanlış ictihadda bulunabilen biridir. Birincisi içtihadının doğruluğundan ötürü , diğeri ise ictihad etmekten dolayı ecir aldığı gibi, hatası bağışlanmıştır.

Üçüncüsüne gelince; Allah bizi ve tüm müslümanları bağışlasın, dileriz. Bunun için, bu temel prensibe uymayan aykırı söz zeminini ortadan kaldırmak istiyoruz. Örneğin, filan kusur etti, filan amel etmiyor, filancanın sebebiyle Şeyh (İbn Teymiyye kendisi için söylüyor) eziyet gördü, filanca bu davanın (muhakemenin) nedeni oldu gibi; "ashab" ve "ihvan" için üzücü ve kinci olacak sözleri asla kabul etmiyorum. Bu konuda onları hiç kimsenin üzmesine izin vermiyorum.. "La havle vela kuvvete illa billah"

Bu tür sözler kötü sonucunu, eninde sonunda elbet bir gün sahibine iade eder. Ancak nasihat babından olup Allah'ın bağışlayacağı bir şey olursa, ona diyecek bir sözümüz yoktur. Allah dilerse bağışlar. Çünkü çoklarının geçmiş günahlarını bağışlamıştır.

Yine biliyorsunuz ki şimdi Mısır'da olduğu gibi bir zamanlar Şam'da da "ashab" ve "ihvan" hakkında söylenen ağır sözler, kötü ithamlar asla, bu saldırılara uğrayan kardeşlerin değerinden bir şey alıp götürmez.

Bizden hiç kimse için, ne bir tavır değişikliği ve ne de herhangi bir biçimde hınç besleme yoktur.

Belki o kardeş bu tür ağır sözlerle töhmet altında bırakılıp taarruzlara uğrarken, değeri daha artıyor ve daha çok sevilir.

Ancak, bu gibi olaylar müslümanların maslahatı için zaruridir.

Mümin mümin için birbirini yıkayan iki el gibidir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://tawhed.yetkin-forum.com
 
ibni teymiye hapishane mektupları
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: EDEBİYAT :: Alimlerin Makalelerinden İktibaslar-
Buraya geçin: